BİR ŞİİRİN HÜZÜNKÂR HİKAYESİ…
‘Bir bahar akşamı rastladım size’ şarkısını bilir misiniz dostlar ?
Çok bilinen, çok söylenen bu şarkıyı aslında kaç kere dinlediniz ?
Ya da bu şarkının sözlerinden ne kadarı hafızanızda var diye sormak daha yerinde olur galiba…
Şimdi sizlere bu şiirin, bu şarkı olarak bestelenmiş ve çok meşhur olmuş bu şiirin hikayesini anlatmak istiyorum.
Bu şiire, karşılıksız bir aşkın hikâyesi de diyebiliriz…
Bu şarkının söz yazarı Fuat Edip Baksı İzmir’de bir lise de, Namık Kemal Lisesinde edebiyat öğretmenidir…Kendisi aslen Diyarbakır doğumlu olan şair, uzun yıllar İzmir’de edebiyat öğretmenliği yapmıştır. Hatta her on İzmirli’ den birinin hocası olarak da bilinir.
50 yaşlarına gelen Fuat Edip Baksı o zamana kadar hiç evlenmemiştir…
Günlerden bir gün çalıştığı lisenin o yıl ki öğrencilerinin mezuniyet töreni hazırlıkları yapılmaktadır…
Bu mezuniyet töreni hazırlıkları ile meşgul öğrenciler sağa sola telaş ile koşturmaktadırlar. Bu esnada, tören telaşı ile sağa sola koşturan kız öğrencilerinden birine Fuat Edip Baksı’nın gözü ilişir…
Buradan sonrasını Fuat Edip Baksı”nın eşi olan Kayhan hanım anlatiyor´´Bir yıl sonu balosunda tuvaletleri uçuşan ,yerlerde sürünen, bir odadan bir odaya geçiş yapan genç bir kız görür, Fuat Edip Baksı ile göz göze geldiklerinde ,kız başını öne eğer mahcubiyetinden. Sonra oradan uzaklaşır. Bana evlendikten sonra böyle anlattı diyor Kayhan hanım
Ve şimşekler çakar, şairin o nezih ruh dünyasında…
Bir görüşte aşık olmak buna denir galiba…
Fuat Edip Baksı bir bakışta, bir görüşte şiir yazacak kadar aşık olmuştur…İliklerine kadar titrediğini, aşık olduğunu hisseden şair, yüreğinde ince bir sızı olarak hissettiği aşkı, şair ruhunun imbiğinden süzülerek gelen mısralarına döker…
Bu aşk, sonraki yıllarda dillerden düşmeyecek olan bir şarkının sözlerinin ortaya çıkmasına vesile olur…
Dillerden düşmeyecek bir şarkının doğması için ilham kaynağı olur…
Sonradan bestelenmiş ve meşhur bir şarkı olmuş şiirini o gün, oracıkta kaleme alır…
Bir bahar akşamı rastladım size,
Mezuniyet töreni bahar mevsiminde yapılır. Ve bu telaşla gözüne takılan hanımefendi öğrencisi olmasına rağmen “siz” diye hitap eder…
Sevinçli bir telaş içindeydiniz,
Diploma telaşı, insana sevinçli bir telaş yaşatır…
Derinden bakınca gözlerinize,
Beğendiği bu kıza yürekten sevgiyle vurulmuş bir insan nazarı ve hayranlığı ile bakıyor…
Neden başınızı öne eğdiniz?
Bir genç kıza dikkatle bakınca ,bu nazara muhatap olan kız, edebinden başını öne eğer…Şair bir bakışta aşık olduğu bu kızın ilk bakışının devam etmesini arzu ediyor…
İçimde uyanan eski bir arzu.
O yaşına kadar hiç evlenmemiş olan şairin içinde uyanan duygu, bir bakışta aşık olduğu bu kızla evlenme arzusudur…Bir görüşte aşık olduğu bu kız dışında, şairin içinde evlenme arzusu uyandıran kimse olmamıştır…
Dedim yıllardır aradığın bu!
Onca yıl evlenmeyen ve bir türlü aradığını bulamayan şairin aradığı kız, tam da o gün karşısına çıkmıştır…Şair bu durumu büyük bir sevinç ve heyecanla ifade eder…
Şimdi soruyorum büküp boynumu,
Şair sevgiyle baktığı, beğendiği, bir bakışta aşık olduğu bu kıza; böylesi ileri yaşında ancak karşısına çıktığı için kendi kendine hayıflanmaktadır…
Daha önceleri neredeydiniz?
Şairin hayatı boyunca aradığı ancak o yaşında, oracıkta karşısına çıkan kıza sorusu sitem doludur? Gelmesi için yıllarca beklenmiş sevgili…Hayalleri süsleyen sevgili, ancak ellili yaşlardan sonra ortaya çıkmış karşısına çıkmıştır…
Uğruna şiir yazılan öğrencisi, durumdan yıllar sonra haberdar olur…Evlenmiş ve Avrupa’da yaşamaktadır…A’dan Z’ye programı yapımcısı Esra Ceyhan, kadını bulup kendi programına çıkarır…
Kadın, Fuat Edip Baksı’ nın çok saygı duyduğu bir hocası olduğunu ve kendisinden çok şeyler öğrendiğini, her gelişinde mezarını mutlaka ziyaret ettiğini, Esra Ceyhan’ın programında anlatır…
Not: Bu hikaye Fuat Edip Baksı’ nın İzmir Yüksek İslam Enstitüsü’nden bir öğrencisinden derlenmiştir…