Muhabbet ve meveddet bir kimseye duyulan sevgi, saygı, hürmet ve sevgi bağı oluşturmak demektir.

Kuranı Kerimde muhabbet üzerinde önemle durulmuş ve muhabbetin dini hayatın temeli ve aslî unsuru olduğu ifade edilmiştir.

Muhabbet ehline, seven kimseye “muhip” denir. Muhip, sevdiğiyle aynileşmeden gerçek sevgiye ulaşamaz. Onun için hadisi şerifte Peygamber efendimiz “Kişi sevdiğiyle beraberdir” buyurmuştur. Bu yüzden kişi bulunduğu yeri iyi bilmeli; bu dünyada da, ahrette de kiminle beraber olmak istiyorsa safını ona göre belirlemelidir.

Hepimizin sadakatle taşıması gerektiği tövbe, sabır, şükür, takva, tevazu, cömertlik, adalet ve merhamet gibi erdemlerin özünde hep sevgi vardır. Dini hasletler ve ahlâkî erdemler muhabbetin meyvesidir.

Sevginin zirvesi ve nihai hedefi “Muhabbetullah” yani Allah sevgisidir. Bu sevgi, Allah'ın insanlar için sevdiğini sevmek, sevmediğini sevmemektir!

Bazı alimlere göre muhabbet, “eğilim, meyil” manasında gösterilen iradenin eş anlamlısı olup “kişinin iyi olduğunu bildiği veya zannettiği şeyi istemesi” anlamına gelmekte; çoğu zaman muhabbetin iradeden daha güçlü bir istek manası içerdiği görülmektedir.

Muhabbetin ve sevginin Kuran’da hem Allah'a hem insana nispet edildiği görülmektedir.

"..Allah onları, onlar da Allah'ı severler” Mâide/54)

"Allah sevgisinin bütün sevgilerden daha güçlü olması gerektiği” (Bakara/165),

"Allah'ı sevmenin başlıca alametinin Peygambere bağlılık ve onun yolunu izlemek olduğu” (Âl-i İmrân/31) ayetlerinde bildirilmektedir.

Muhabbet konusu hem Allah'a hem insanlara duyulan sevgi erdemli bir hal olarak tanımlanmış ve hadislerde de geniş bir şekilde yer almıştır. Bu hadisi şeriflerde, muhabbet ehlinde bulunması gereken iyilikseverlik, hoşgörü, yumuşak huyluluk, kolaylaştırıcı olma, kusurları örtme, hayâ, iffet, zahitlik, takva ve güzel davranma hasletleri Allah’ın sevdiği meziyetler olarak sayılır.

Kulun Allah'ı sevmesinin belirtisi Allah’ın sevgilisi Hz. Muhammed’in ahlâkına ve sünnetine tâbi olmaktır. “Bir kavme benzeyen onlardandır” hadisi şerifi hüsnü tabirle Allah ve resulünü sevenlerle aynileşmek (seven kimse kendi özelliklerinin yerine sevdiğinin vasıflarına bürünmesi) ve ahlaken onlara benzemeye çalışmaktır.

Tasavvufta ise muhabbet manevi bir hal olarak kabul edilir. Sevenin sevdiğini gönlünde tutup ona itaat etmesi bu tür muhabbetin ilk şartıdır.

Sevginin insanın en özel meziyeti olduğu bildirilen ayetlerde Allah sevgisi, iman sevgisi, müminler arasındaki sevgi gibi sevgi türlerinden övgüyle söz edilmektedir. Muhabbet deryası koca Yunus mevzuyu özetler mahiyette söyle der:

Sevelim sevilelim,

Dünya kimseye kalmaz!

Rabbim bizleri öncelikle kendisine ve Peygamber Efendimize layıkıyla muhabbet besleyen ve yer yüzünde bizim muhabbetimize muhtaç durumda olan Allah'ın bütün kullarına da el uzatabilmeyi nasip eylesin...

Cumamız mübarek olsun…