https://www.larende.com/files/uploads/user/m_photo.png
Mehmet Bina
Advert

Malımın hesabından dolayı, ağır sıkıntılar geçirdim

23-08-2022 01:41

<p>&#39;&#39;Ya Eba Zerr!&quot; diye seslendi. Ben &quot;Lebbeyk ya Resulallah (SAV) (buyur!)&quot; dedim. Resulullah (SAV) ş&ouml;yle dedi: &quot;Yanında şu Uhud dağı kadar altın olup da ondan benim yanımda bir dinar altın bulunduğu halde &uuml;zerimden &uuml;&ccedil; g&uuml;n ge&ccedil;mesi beni sevindirmez. Ancak bor&ccedil; i&ccedil;in hazırlamakta olduğum miktar altın m&uuml;stesnadır. Beni sevindiren ancak o kadar &ccedil;ok altını Allah&#39;ın kulları uğrunda ş&ouml;yle ş&ouml;yle ve ş&ouml;yle verip dağıtmamdır!&quot;</p> <p>Nebi s.a.v. bundan sonra sağına soluna ve arkasına eliyle verme işaretleri yaptı. Sonra y&uuml;r&uuml;d&uuml; ve &quot;Malları &ccedil;ok olanlar kıyamet g&uuml;n&uuml;nde sevapları az olanlardır, ancak sağına, soluna, arkasına ş&ouml;yle ş&ouml;yle ve ş&ouml;yle verip hayır yollarına harcayanlar m&uuml;stesnadır. Bu c&ouml;mert insanlar da ne kadar azdırlar!&quot; dedi. Sonra bana &quot;Ben sana gelinceye kadar yerinden ayrılma!&quot; buyurdu. Sonra gecenin karanlığı i&ccedil;inde g&ouml;r&uuml;nmez oluncaya kadar gitti. Bu sırada ben y&uuml;ksek&ccedil;e bir ses işittim ve birisinin karşısına &ccedil;ıkmış olabileceğinden korktum ve hemen onun yanına gitmek istedim, fakat &quot;Ben sana gelinceye kadar yerinden ayrılma!&quot; diye bana verdiği tenbihi hatırladım ve yerimden ayrılmadım. Nihayet yanıma geldi. Ona &quot;Ya Resulallah! Bir ses işittim ve korktum&quot; dedim. Resulullah &quot;O sesi sen de işittin mi&quot; buyurdu. Ben de &quot;Evet işittim&quot; dedim. Resulullah (sav),</p> <p>&quot;O, Cebrail idi, bana geldi ve &#39;&Uuml;mmetinden AIlah&#39;a hi&ccedil;bir şeyi ortak kılmayarak &ouml;len kimse cennete girer&#39; dedi. Ben &#39;O kimse zina etse ve hırsızlık yapsa da mı?&#39; diye sordum. Cebrail (as) &#39;Zina etse ve hırsızlık yapsa da&#39; diye cevap verdi.&quot;</p> <p>All&acirc;h Ras&ucirc;l&uuml; (sav), M&icirc;r&acirc;c Gecesi&rsquo;nde geleceğe &acirc;it birtakım ibretli olayları seyretmiş ve bunları olmuş bir s&ucirc;rette aktarmışlardır. Bununla al&acirc;kalı bir &ouml;rnek de, Aşere-i M&uuml;beşşere&rsquo;den olan Abdurrahm&acirc;n bin Avf Hazretleri hakkındadır.</p> <p>Had&icirc;s-i şer&icirc;fte peygamberimiz ( sav) buyuruyor.</p> <p>&ldquo;O gece (M&icirc;r&acirc;c Gecesi&rsquo;nde) Abdurrahm&acirc;n bin Avf&rsquo;ı g&ouml;rd&uuml;m. Cennete, oturduğu yerde emekleyerek giriyordu. Ona dedim ki:</p> <p>&laquo;&ndash;Ni&ccedil;in bu kadar ağır geliyorsun?&raquo;</p> <p>Dedi ki:</p> <p>&laquo;&ndash;Y&acirc; Ras&ucirc;lall&acirc;h! Malımın hes&acirc;bı dolayısıyla, &ccedil;ocukları bile ihtiyarlatacak kadar ağır sı&shy;kıntılar ge&ccedil;irdim. &Ouml;yle ki, bir daha sizi g&ouml;remeyeceğimi zannettim...&raquo;&rdquo; (Muhammed P&acirc;rs&acirc;, Faslu&rsquo;l-Hıt&acirc;b, s. 403)</p> <p>Abdurrahm&acirc;n bin Avf (ra) Med&icirc;neʼye hicret etmiş ve zengin olmuştu. Bir g&uuml;n kulağına bu Hadis-i Şerif geldi. Hemen Hazret-i &Acirc;işe (radıyallahu anh&acirc;) nın yanına giderek, Hazret-i Peygamber&rsquo;den b&ouml;yle bir had&icirc;s-i şer&shy;&icirc;fin v&acirc;rid olup olmadığını sordu. &Acirc;işe -radıyall&acirc;hu anh&acirc;-, bu had&icirc;sin v&acirc;rid olduğunu s&ouml;y&shy;leyince, sevincinden y&uuml;reği kanatlanan Abdurrahm&acirc;n bin Avf Hazretleri, o sırada Şam&rsquo;dan yeni gelmiş bulunan kerva&shy;nını olduğu gibi derh&acirc;l All&acirc;h yolunda inf&acirc;k eyledi.</p> <p><strong>G&Ouml;MLEĞİ DAHA &Ccedil;ABUK KURUSUN DİYE ELİNİ HAREKET ETTİRİYORDU</strong></p> <p>&Ouml;mer ibni Abd&uuml;laziz, halifeliği zamanında, bir g&uuml;n minberde, hutbesini okuyordu. Minberin yakınında olan, bir grup halk, konuşması esnasında halifenin zaman zaman elini g&ouml;t&uuml;r&uuml;p, g&ouml;mleğini hareket ettirdiğini g&ouml;r&uuml;yorlardı. Bu hareket orada bulunan ve dinleyenlerin dikkatlerini celbetti.</p> <p>Hepsi kendi kendilerine, neden halifenin konuşma esnasında, elini g&ouml;mleğine g&ouml;t&uuml;r&uuml;p, hareket ettirdiğini soruyorlardı.</p> <p>Toplantı tamamlanarak sona erdi. Araştırıldıktan sonra belli oldu ki halifenin, kendisinden &ouml;ncekilerin Beyt&uuml;lmaldan yaptıkları israfı telafi etmek ve bir taneden de fazla g&ouml;mleği olmadığı i&ccedil;in yeni yıkanmış g&ouml;mleğini tekrar giymişti. Şimdi de, daha &ccedil;abuk kurusun diye, hareket ettiriyordu.</p> <p><strong>G&Uuml;NAHI ALLAH&#39;IN G&Ouml;RD&Uuml;Ğ&Uuml; YERDE YAPMA</strong></p> <p>Peygamberimiz (sav) efendimiz bir Hadis-i Şerif&nbsp; de; &quot;M&uuml;&rsquo;min, bir g&uuml;nah işlediği zaman kalbinde siyah bir nokta meydana gelir. Eğer o g&uuml;n&acirc;hı hemen terk edip tevbe ve istiğf&acirc;r ederse kalbi cil&acirc;lanır, eski parlaklığına kavuşur. B&ouml;yle yapmaz da g&uuml;nah işlemeye dev&acirc;m ederse, siyah noktalar gittik&ccedil;e &ccedil;oğalır ve net&icirc;cede kalbini b&uuml;sb&uuml;t&uuml;n kaplar&hellip;&rdquo; (Tirmiz&icirc;, Tefs&icirc;r, 83; İbn-i M&acirc;ce, Z&uuml;hd, 29; Ahmed bin Hanbel, M&uuml;sned, II, 297)</p> <p>Bayezid-i Bistami Hazretleri uyarıyor:</p> <p>Bir g&uuml;nah işleyeceğin zaman onu Allah&rsquo;ın sana verdiği bir uzuvla yapma?</p> <p>-Allah&rsquo;ın verdiğinden başka uzuv mu var ki?</p> <p>Bir g&uuml;nah işleyeceğin zaman onu Allah&rsquo;ın g&ouml;rd&uuml;ğ&uuml; bir yerde yapma.</p> <p>-Allah&rsquo;ın g&ouml;rmediği yer mi var ki?</p> <p>Bir g&uuml;nah işleyeceğin zaman onu Allah&rsquo;ın yarattığı bir yerde yapma.</p> <p>-Allah&rsquo;ın yarattığından başka yer mi var ki?</p> <p>O zaman neden işlersin o g&uuml;nahı? Neden Allah&rsquo;ın senin i&ccedil;in &ccedil;izdiği kırmızı &ccedil;izgileri ge&ccedil;er, Allah&rsquo;ın hudutlarını &ccedil;iğnersin?</p> <p>Abdullah bin &Ouml;mer Hazretleri;&nbsp; &ldquo;Kambur oluncaya kadar nam&acirc;z kılsanız ve kıl gibi oluncaya kadar oru&ccedil; tutsanız, har&acirc;mdan ka&ccedil;ınmadık&ccedil;a, kab&ucirc;l edilmez, faydası olmaz&rdquo; buyurmuştur.</p>
Neler Söylendi?