Fransa, kıymetli bir asker-diplomatı general Sebestiyani`yi İstanbul`a elçi olarak göndermişti. O günlerde İngiltere ve Rusya elele verip Osmanlı İmparatorluğu`na karşı savaşa hazırlanıyorlardı. Padişah Üçüncü Selim dertli ve endişeli idi. Sebastiyani, padişahı teselli etmek istedi ve dedi ki:
"Siz, İngiltere ve Rusya`dan neden korkuyorsunuz? Sizin onlardan daha tehlikeli ÜÇ DÜŞMAN` ınız var ki onlardan kurtulabilir veya onları kendinize dost yapabilirseniz, emin olun ki Türklerin karşısında hiçbir düşman dayanamaz."
Sultan Selim şaşırmış bir vaziyette sordu: "KİM BU ÜÇ DÜŞMAN?"
" Arzedeyim efendimiz...Üçüde Türkçede (T) harfiyle başlıyor: TEMBELLİK - TEVEKKÜL - TESEYYÜP(adam sendecilik) Bunların yanına, aslında güzel ümitleri müjdelemesi gereken fakat sizlerin çok zaman ihmallerinize kalkan yaptığınız, İNŞAALLAH- MAŞAALLAH- FESÜPHANALLAH...
İlk üçünden kurtulup, son üçünü de gayretlerinize mesnet yapabilirseniz, tekrar ediyorum haşmetmeap, Türklerin korkacağı düşman kalmaz.
Değerli okurlar; yukarıda yazdıklarımı okuduktan sonra görüyorsunuz ki, yabancılar bizi bizden daha iyi tanıyorlar ve ona göre strateji belirliyorlar.
İngilizler 100-150 yıl sonrasının planlarını yapıp uygularken, tarihte de olduğu gibi, bugünlerde dahi Türk milletini yönetenlerinin hiçbiri bırakın 50-100 yıl sonrasının planlarını yapmayı, 5-10 yıl sonrasının bile planlarını yapmak akıllarının ucundan bile geçmemektedir.
Bunun için, her devirde ve her yönetim değişiklığinde, yöneticilerin en az iki tarih danışmanlarını yanlarında bulundurmaları ve dış işlerinde, milletler arası ilişkilerde onlara danışmaları gerekir.
ULVİ EMRE