Aktekke Camisinde eda edilen namaz sonrası Hatuniye Medresesine geçildi. Ak Tekke Camii İmam-Hatibi?nin Kur?an-ı Kerim tilavetiyle başlayan program KMÜ İslami İlimler Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Nasseruddin Mazheri?nin sohbetiyle devam etti. Nasseruddin Mazhari Konuşmasında; Değerli hazirun size selam ve saygılarımı sunarım. Uzun sayılabilecek bir aradansonra Allah?ın fazlıyla yine birlikteyiz. Hadis sohbetlerimizin devamında bu gün öfke ve şehvet hakkında kısaca konuşacağız. Öfke ve şehveti niye birlikte zikrettik çünkü insanın
tabiatında bulunan bu iki haslet insanı istikametten alıkoyuyor, saptırıyor, tabiri caizse raydan
çıkartıyor. Bundan dolayı da birçok arif ve zahid bu iki hasleti yan yana zikretmişlerdir.
Kamil insanlar ki en başta Peygamberler (a.s) gelir, daha sonra sıddikler, evliya, esfiya
ve Salih kullar kendi nefisleri için asla öfkelenmemişlerdir. Asla intikam peşinde
olamamışlardır. Bu konuda Hz. Ayşe? (r.a) şöyle rivayette bulunmuştur: ?Allah?ın elçisi asla
kendi nefsi için intikam peşinde olmamıştır. Hanımlara, hizmetçilere karşı asla elini
kaldırmamıştır?. (Müslim) Aslında bütün Peygamberler böyle özelliğe sahiptiler. Hz.
Peygamber (s.a) Taif?e davete giderken her türlü eza ve cefayı gördü, ama asla öfkelenmedi
ve o meşhur duasında o kadar güzel bir noktaya işaret etti ki her Müslüman?ın dikkat etmesi
gereken ibret olmuştur. O uzun duasının bir yerinde şöyle geçiyor: ?Allah?ım eğer senin
gazabını celbedecek bir şey yapmamışsam gerisi benim için önemli değildir?? aslında şunu
demek istemiştir: Allah?ın rızası bir Müslüman için her şeyden önemli olmalı, kendi nefsi için
intikam peşinde olmamalı, nefsi için öfkesini insanlığa aksettirmemeli. Peygamberler hiç
öfkelenmez mi diye sorarsanız tabi ki öfkelenirler, ama biraz öncede bahsettiğimiz üzere
nefisleri için değil Allah (c.c)?ın hududu çiğnendiği zaman öfkelenirler.
Her bakımdan güçlü insanları dize getiren şeylerin en etkilileri şehvet ve öfkedir.
Onun için Mevlana Mesnevisinin bir yerinde derki: ? şehvet ve öfke zamanında erkek nerde?
Ben şehvet ve gazap anında öfkesini dizginleyebilen, kontrol eden kişiyi sokak sokak cadde
cadde arıyorum?.Öfkelerimiz iki çeşittir. Ya rahmanidir ya nefsanî. Öfke anında azıcık bir teamülle
bunu ayırt edebiliriz. Mesela eğer çocuğumuz, yakınımız veya dostumuz Allah?ın sınırlarını
çiğniyorsa veya kulların hakkına giriyorsa ve bizde buna karşı kılımız kıpırdamıyorsa, Allah
(cc) için öfkelenmiyoruz demektir. Diğer taraftan çocuğumuz veya akrabamız maddi bir
ihtiyacımızı gidermediği zaman veya bize zarar verdiği zaman küplere biniyorsak nefsimiz
için öfkemiz had safhadadır demektir. Öfkelendiğimiz zaman kendi kendimize bir
yoklayalım, niçin kızıyoruz, ne zaman öfkeleniyoruz, kızdığımız noktalar nelerdir? Bu
soruların cevabını teamül ile kendi kendimize verebiliyorsak öfkenin rahmani mi nefsani mi
olduğunu anlarız, dolayısıyla da bu şekilde nefsimizi aşama aşama terbiye etmiş olacağız.
Mevlana yine Mesnevisinin bir yerinde der ki: ?birisi Hz. İsa?ya şöyle sordu: dünyada
en zor olan şey nedir? Hz. İsa: bence dünyada en zor olan şey Allah?ın öfkesine maruz
kalmaktır. Çünkü Allah?ın gazabından cehennem bile titrer. Adam dedi ki: peki bu öfkeden
kurtulma yolu nedir? Hz. İsa: öfke anında öfkeni kontrol etmen. Diye cevap vermiştir. Başka
bir yerde Mevlana der ki: ?öfke ve şehvet adamı şaşı yapar, ruhu istikametten saptırır? nasıl ki
şaşı bir insan eşyayı doğru dürüst göremiyorsa insan da öfke ve şehvet esnasında raydan çıkar
ve en çirkin şeyler ona en güzel görünü verir.Hz. Peygamber (s.a) bir kişinin sorusu üzerine üç defa ona: ?öfkelenme? diye cevap verir. Aslında öfkelenmek gülmek ağlamak gibi fıtridir. Dolayasıya öfkelenme diye tercüme
etmek doğru olmaz. Nasıl ki bir kişiye gülme, ağlama, üşüme ve? gibi emirde
bulunamıyorsak öfkelenme şeklinde nehiyde bulunamayız. Hz. Peygamber (s.a) öfkelenme
demekle öfkeni kontrol et, uygulama demek istemiştir. Yani tam kızgınlık anında öfkeni
dizginleyeceksin. Bir de yerini değiştireceksin, abdest alacaksın şeklinde nebevi tesviyeler
vardır. Çünkü öfke cehennem ateşin bir parçasıdır, abdest ise bu ateşi söndürecektir. Şimdiki
psikologlar derin nefes alacaksın, sakin olacaksın, kendi kendine: ?sakin ol, sakin ol, rahat ol?
telkinde bulunacaksın diyorlar. Ama en etkili yöntem nebevi yöntemdir.
Ama şöyle bir gerçek de var. Biz ne kadar bu konuda vaaz nasihat vesaire dinlersek
okursak yine de öfke anında kendimizi kontrol edemiyoruz. Birçok zaman çileden çıkıyoruz.
Küplere biniyoruz. Niye böyle oluyor acaba diye hiç sordunuz mu kendi kendinize?? İnşallah diğer sohbette bu konu hakkında konuşacağız dedi.